Bir önceki yazımızda Fenerbahçe Ülker - Galatasaray maçının genel bir değerlendirmesini yapmıştık. Burada ise takımımızda neler eksik biraz da onlara bakalım. Değerlendirmeyi açıkçası sadece dün akşamki maça bakarak yapacağım.
Öncelikle Curtis Jerrells'dan başlamak istiyorum. Dün ilk defa tam olarak izleme şansı buldum kendisini. Açıkçası söylemek gerekirse pek de beğendiğim söylenemez. Basketbolun klişeleşmiş lafı "oyun kurucun kadar konuşursun". Maalesef Curtis Jerrells'ın oyunda kaldığı süre içerisinde biz fazla konuşamadık. Maç içinde çok basit hatalar yaptı. Top eline yakışıyor ve Partizan'daki oynadığı oyunu yansıtabilirse burada üstüne katarak kendini geliştirebilir. 87 doğumlu Curtis Jerrells daha genç bir oyuncu biraz sabır...
Kaptanımız Ömer Onan. Her zaman derim yıllanmış şarap gibidir. Nerde ne yapacağı hiç belli olmaz. En kritik yerde tüm soğukkanlılığıyla sallar 3'lüğünü ve maçı kurtarır. Dünkü maçta da takımımıza 11 sayılık bir katkıda bulundu. Onun hakkında fazla birşey demeye gerek yok. Sadece Avrupa Şampiyonasından yorgun dönmesi ve yaşından dolayı formuna belli bir süre sonra kavuşacağından eminim...
Dün akşam en çok beğendiğim isimlerden bir tanesi ise James Gist idi. Onu da Curtis Jerrells gibi ilk defa tam olarak izledim. Futboldaki terimiyle taraftara oynayan bir oyuncu. Yaptığı smaçlarla adeta bizi bizden geçiren Gist en son tek eliyle bastığı smaçla herhalde Fenerbahçe taraftarının gönlünde taht kurmuştur. Oyununa gelecek olursak çocuk sahanın her yerindeydi adeta. Smaçlarının yanı sıra dışarıdan attığı 3'lüklerle de hoşuma gitti. Savunmada topladığı ribauntları herhalde Kaya ve Oğuz da görmüştür. Savunmasını biraz daha arttırması hücumda ise biraz daha dirençli olması lazım. İyi bir uzun Gist ama üst sınıf bir oyuncu olmak istiyorsa her maçta oyununun üzerine biraz daha katmalı ki burada en önemli rol de Spahija'nın...
Bojan Bogdanovic; yine sayılarını atmaya devam ediyor. Dün attığı 21 sayıyla takımımızın en skorer ismi oldu. Hücumda güven veren bir oyuncu. Bu sene Euroleague'deki ve TBL’ deki en önemli hücum silahımız olacak gibi görünüyor. Yalnız şu var ki biraz daha sert olması lazım bana göre...
Emir Preldzic... Bu takımı bu sene bana göre alıp götürecek bir oyuncu varsa o da Emir'dir. Dün oyunun geneline baktığımızda çok da iyi olduğunu söyleyemesek de ara yara güzel şeyler yaptı. Emir'e de fazla bir yorum yapamayacağım zira o da Avrupa Şampiyonasından dolayı biraz da yorgun. Dünkü maçta takımımıza 17 sayılık bir katkıda bulundu. Tekrardan diyorum Fenerbahçe Ülker'i bu sene alıp götürebilecek tek isim tek sorunu ise zihinsel yoksa bu çocuğun yeteneğine kimse laf edemez...
Gasper Vidmar; o da tıpkı Jerrells gibi 87 doğumlu gencecik bir yetenek. Geçen sene yaşadığı sakatlık olmasaydı şu an daha iyi bir durumda olabilirdi. Savunmadaki sertliğine çok ihtiyaç duyacağız açıkçası. Kaya ve Oğuz'un olduğu bir ortamda özellikle. Ayrıca dün neden Spahija koca maç benchte oturturdu anlamış değilim. Aklıma 2 senaryo geliyor. Ya Kaya-oğuz ikilisini kazanmak ki böyle ise tamamen bence yanlış bir düşünce olur; ya da sakalığı nüksetti.
Hazır Kaya ve Oğuz demişken bu iki ismi es geçmeyelim. Tamam, Oğuz Avrupa Şampiyonasından döndü hatta çok kötü döndü onu anlıyorum da Kaya'ya ne oluyor onu anlamış değilim. Kaya ve Oğuz ikilisi günlerinde oldular mı hiç bir problem olmuyor ama bazen öyle hareketler yapıyorlar ki neredeyse saç baş yoluyorsunuz...
Gelelim takımın en önemli ismine Roko Leni Ukic. Dün akşam sakatlıktan yeni çıkmış olmasına rağmen ilk yarı pek fazla varlık özellikle 4.periyot ve uzatmalarda gayet iyiydi. Bizi F4 seviyelerine taşıyabilecek bir oyuncu mu? Orası tartışılır ama bu takımı artık kendi takımı yapmalı ve oyunu istediği gibi yönlendirmesi lazım...
Hakan Demirel'e pek fazla değinmek istemiyorum. Neden yapıldı bu transfer hala anlamış değilim. Ne kadar yararlanabilirsek o kadar yararlanalım açıkçası.
Takım şu an pekiyi bir görüntü çizmemesine rağmen ben açıkçası umutsuzum diyemem. Mirsad'ın iyileşmeye başlaması ve takıma dönecek olması gayet güzel ama daha öncelikle biran önce Tomas'a ihtiyacım var bu takımın. NBA'den lokavt boyunca oyuncu alınmasına karşıydım ama Kinsey'in satılması (ki anlayamadım hala bunu) Tomas'ın beklenmedik sakatlığından dolayı transfer edilen Thabo Sefolosha'ın takımın eksik yönü olan kısa savunmasına ciddi bir katkı yapacağını düşünüyorum. Lokavt biter Thabo Sefolosha gitse bile o zamana kadar Tomas iyileşeceği için o pozisyonda pek sıkıntı yaşamayız. Galatasaray-Caja Laboral-Olympiakos virajını iyi geçersek bu takım ilerisi için daha iyi hale gelebilir. Bu üç maçtan ilkini kaybetmiş olsak bile en azından gelecek için o kadar karamsar bir görüntü çizmedik...
Püzant YÜCECAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder